O sabah gök gürültüsünü andıran bir sesle uyandım.

Kulak kabartınca, bunun çok yakınımızda uçmakta olan bir helikopterden geldiğini anladım.

Önce uzaklaşmasını bekledim. Ancak helikopter uzaklaşmadığı gibi evimizin üstünde dolanıp duruyordu.

Kalkıp perdeyi araladığımda helikopterin açık kapısından iki tele objektifin bizi görüntülediğini fark ettim.

Hemen giyinip, televizyona gitmek üzere yola koyuldum.

Bizim sokağı dönmüştüm ki, dikiz aynasından bir otomobilin peşimize takıldığını gördüm.

Havadan ve yerden izleniyor ve görüntüleniyorduk!..

Bunu kimin yaptırdığını tahmin ediyordum.

Nitekim ertesi gün çıkan Öncü Gazetesi’nin ilk sayfasının göbeğine evimizin fotoğrafı basılmış, eve giden yollar tarif edilmiş, hatta camların kurşun geçirip geçirmediği bile yazılmıştı.

Açıkça hedef gösterilmiştik!

Gazete dediğime bakmayın. Öncü, Başbakan Tansu Çiller ve eşi Özer Bey aleyhine haber yapanları yalan ve iftirayla karalamak amacıyla çıkarılan bir paçavraydı. BTV isimli bir televizyon da aynı amaçla yayın yapıyordu. Gazetede yabancı dergilerden kesilmiş fotoğrafların altında çakma köşeciler yazıyor, manşetleri Özer Bey’in attığı öne sürülüyor, televizyonda da sürekli olarak patronumuz Aydın Doğan, değerli arkadaşım Emin Çölaşan ve bana iftira ve hakaretler kusuluyordu.

Beni neden hedef seçtiklerini bir örnekle anlatayım:

★★★

90’lı yılların ikinci yarısı...

ARENA ekibinin takibini yaptığı konulardan biri, Çiller Ailesi’ne ait Antalya-Beldibi’ndeki otel inşaatıydı!..

Bu bölgede vaktiyle Hazine arazilerine kondurulan kaçak yapıların turizme kazandırılması için güzel bir proje geliştirilmişti.

Buna göre yapıların orta gelirli kesime pansiyon hizmeti verecek hale getirilmeleri karşılığında, 49 yıllığına sahiplerine bırakılması uygun görülmüştü.

Çiller Ailesi de bu projeden yararlanmak amacıyla kurdukları bir şirket üzerinden 1700 metrekarelik bir Hazine arazisi alıp, pansiyon (!) inşaatına başlamışlardı!.. Ama bize ihbarda bulunanlar, Çillerler’in niyetinin pansiyon inşa etmek değil, oraya lüks bir otel kondurmak, yani mevzuata karşı hile yapmak olduğunu öne sürüyorlardı.

Bu nedenle başlattığımız takip ve çektiğimiz belgesel görüntüler, iddia sahiplerini haklı çıkarıyordu.

★★★

Israrlı yayınımız karşısında Tansu Çiller’in eşi Özer Bey, özel bir görüşme için beni Başbakanlık Konutu’ndaki ofisine davet etti.

Bunun üzerine kalkıp Ankara’ya gittim.

Konut’taki buluşmada laf lafı açtı ve yüzüne karşı şunları söyledim:

“Özer Bey, bildiğimiz kadarıyla yedi göbek sülalenize yetecek mal varlığınız var. Allah daha da versin. Ama bunca zenginliğinize rağmen, neden Antalya’da 1.700 metrekarelik Hazine arazisine pansiyon görünümünde lüks otel inşa ediyorsunuz? Neden yasayı delmeye çalışıyorsunuz? Üstelik eşiniz Başbakan! Sizin vatandaşa örnek olmanız gerekmez mi? Ama madem bu işe giriştiniz, şimdi size bir önerim var:

Gelin pansiyon adı altında Hazine arazisine diktiğiniz lüks oteli, vatanı korumak için göğüslerini terör örgütlerine siper ederken şehit olan asker ve polis ailelerine tahsis edin. Şehitlerimizin yakınları birer hafta misafiriniz olup tatil yapsınlar. Sayılı günlerin bitiminde de hayır duaları ederek memleketlerine dönsünler...”

Özer Çiller önerimi beğendiğini ve konuyu Başbakan eşine açacağını söyledi.

★★★

Birkaç gün sonra Başbakanlıktan beklediğimiz açıklama geldi.

Buna göre Tansu Çiller ve ailesi Beldibi’ndeki otelden hiçbir gelir sağlamayacak ve tüm gelir, Zübeyde Hanım Şehit Anaları Vakfı’na bağışlanacaktı.

Biz de, o tarihte Zübeyde Hanım Şehit Anaları Vakfı Genel Müdürü olan Meral Akşener’in kameralarımıza yaptığı bu açıklamayı ARENA’da, aynen yayınladık ve kararı alkışladık.

★★★

Ama, evet ama...

Adı “Kemer Inn” olan lüks otel biter bitmez işletmesi bir firmaya devredildi ve şehit yakınlarına verilen sözler unutuldu!..

İnanılacak gibi değil ama gerçek maalesef böyleydi!..

Seyircilerimizden gelen tepki üzerine yine kameralarımızı otele çevirdik ve yasaya karşı yapılan hileyi bir kez daha gözler önüne serdik.

Çok geçmeden Kemer Mal Müdürlüğü yasaya aykırı olan bu devretme işlemi nedeniyle taşınmazın geri alınması için Çillerler aleyhine dava açtı.

Ve mahkeme Çiller Ailesi aleyhine karar verdi.

Yerel mahkemenin Hazine lehine verdiği karar, Yargıtay’ca da onanınca, Kemer Inn oteli, toprağın asıl sahibi olan devlete geçti!..

O yıllarda korku filmlerini andıran kumpaslarla dolu çok şey yaşadım ama burada kesiyorum.

★★★

Özer Bey 1 Haziran günü vefat etti.

Büyük bir hırsla edindiği muazzam servetinden tek kuruşu öteki dünyaya götüremedi.

Allah taksiratını affetsin...